Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Bloomberg HT’de yayınlanan Spor Saati’nde spor gündemini değerlendirdi
Altaylı, Fatih Terim’i eleştirirken Şenol Güneş’e de değinerek “Türkiye iki teknik direktörden vazgeçmek zorunda. Şenol Güneş, Fatih Terim. Bunlar ununu elemiş, ipini asmışlar. Hatta ipi de düşmüş. Bunlara verilen maaşa yazık. Milli Takım’ın Şenol Güneş’ten Galatasaray’ın Fatih Terim’den kurtulması lazım” ifadelerini kullandı. Altaylı ayrıca futboldaki koronavirüs vakaları ile ilgili “Her bir maç başı maliyeti yüzbinlerce olan bu futbolcular niye kendilerini koruyamazlar? Sahada falan mikrop kapmıyorlar, dışarıda kapıyorlar. Korona olan futbolcuya ceza keserim. Dikkat edin yahu!” dedi
Fatih Altaylı, Bloomberg HT’de yayınlanan Spor Saati adlı programda Emin Çağlar’ın moderatörlüğünde spor gündemini değerlendirdi. Altaylı’nın yorumlarından öne çıkanlar şöyle:
GALATASARAY TEKNİK DİREKTÖRÜ BU KADAR KÜÇÜK DÜŞEMEZ
Ne zaman puan kaybetse, hakem yeterince uzatmadı! 90 dakika ne yaptın? Galatasaray taktik olarak ne oynadı acaba? İngiltere Ligi’ni seyrediyoruz, teknik direktörlerin bir şey yapmaya çalıştığını, oyun oynatmaya çalıştığını görüyoruz. Zaman geçirdiler, yere yattılar diye bir lafları oldu mu? Kazanamayabilirsin, oyuncuların çok gol kaçırabilir. Galatasaray ve teknik direktörü maç sonrası yaptığı o açıklamayla kendini, rakibini bu kadar küçük düşüremez. Kayseri tabii ki çamura yatacak, yere atacak, ne yapacak? Düşmemeye oynuyorlar. Galatasaray teknik direktörü ‘Pozisyon bulduk kullanamadık’ diyebilir ama hakemin uzatmaması bahanesine sığınamaz.
FATİH TERİM 95 YAŞINA KADAR TEKNİK DİREKTÖR MÜ OLACAK?
Türkiye iki teknik direktörden vazgeçmek zorunda. Şenol Güneş, Fatih Terim. Bunlar ununu elemiş, ipini asmışlar. Hatta ipi de düşmüş. Bunlara verilen maaşa yazık. Galatasaray Fatih Terim’e borçlu mu, borçlu. Fatih Terim’e ihtiyaç var mı, var? Yapın onu murahhas aza, CEO ne istiyorsanız. Fatih Terim 95 yaşına gelinceye kadar Galatasaray’ın bütün ümidi Fatih Terim mi olacak?
MİLLİ TAKIMIN GÜNEŞ’TEN GALATASARAY’IN TERİM’DEN KURTULMASI LAZIM
Koca bir camia, koca bir kulüp bir teknik direktöre o kadar bel bağlamaz. Galatasaray Fatih Terim’in yakasından düşsün. Teknik direktör olarak artık bitmiş. O da bitmiş, Şenol Güneş de bitmiş. Şenol hocadan artık teknik direktör olmaz. Futbolda küme düştük. Milli Takım’ın Şenol Güneş’ten Galatasaray’ın Fatih Terim’den kurtulması lazım. Geçen sene küme düşmüş vasat bir takım Galatasaray. Sen Real Madrid’e gittiğin zaman kendini yere atmıyor musun? Galatasaray her şeyi 10 üzerinden 100 yaptı, çok taktiksel oynadı, hakem süreyi uzatmadı rakip de vakit geçirdi.
FUTBOLDA KORONA VAKALARI
BEN OLSAM KORONA OLAN FUTBOLCUYA CEZA KESERİM
Kadroların daha geniş olması, koronanın etkisini azaltabilir. Her bir maç başı maliyeti yüzbinlerce olan bu futbolcular niye kendilerini koruyamazlar? Sahada falan mikrop kapmıyorlar, dışarıda kapıyorlar. Korona olan futbolcuya ceza keserim. Dikkat edin yahu! Onların sağlıklı kalması, benim sağlıklı kalmamdan parasal olarak çok daha önemli. Üstelik koronadan sonra eski performanstan sonra eski performanslarına ulaşamayabilirler. Ben futbolcu olsam antrenmandan eve, evden antrenmana kafamı dışarı çıkarmam. Zaten çıkarmıyorum da…
FUTBOLCUYSAN KİMSEYE YAKLAŞMAYACAKSIN, KORUNACAKSIN!
Ben bu sene doğru dürüst yaz tatili yapmadım. Ben 60 yaşındayım, daha kaç yazım var benim bilemem. Ama koruyorum kendimi. Koruyacaksın kendini. Kimseye yaklaşmayacaksın. Hele futbolcuysan. Her türlü korumaya rağmen insan olabilir ama sen yok oradaydım, yok şuradaydım, olmaz öyle şey!
GALATASARAY’DA SEÇİM TARTIŞMALARI
GALATASARAY’DA ÇARIKLI OLMAZ
Çatı aday konusu Galatasaray’da komedi haline geldi. Sürekli erken ve ara seçimler yapılıyor. Hep bir çatı aday. Yarsuvat’tan beri moda oldu bu. Çarıklı erkânı harp seçim olmayacağını biliyor. Tam bir çarıklı gibi davranıyor. Maksat mali genel kurul yapmamak, parasal hesap vermemek. Mali genel kurul yaparsa ibra olur tarafı yok. Rezillik ayyuka çıkmış durumda. Galatasaray bunun hesabını sorar. İki adet mali genel kurul yapmaktan kaçarak bir seçim yapmak. Çarıklının bütün derdi bu. Şunu bilsinler ki, Galatasaray’da çarıklı olmaz. Galatasaray’a geliyorsan çarığını bir kenara bırakacaksın, ya bağcıklı, ya makosen giyeceksin. Geleceksin bu kulüp geleneklerine, göreneklerine uygun davranacaksınız. Kabahat bizde ki bu adamı seçmişiz. Dursun Özbek faciasından kurtulmak için Titanik gibi, bir buzdağından kaçıp öbür buzdağına vurmak gibi.
YÜZÜ KIZARMAYANLARIN DERDİ BU
Üyelerimizin 2 bin küsuru, 65 yaş üstünde. Seçime gelmeleri kanunen mümkün değil. Dava açar durdururlar. 200 kadarı 20 yaşın altında, bunların da gelmesi mümkün değil. 3 bin oy kullanılmasını engelliyorsun. Zaten valilik izin vermez buna. Restoran kapalı, lokanta kapalı. Yüzü kızarmayan grubunun derdi, genel kurula gitmemek. Bunların derdi parasal hesap vermemek. Bunlar üyeleri uyutuyorlar. Palavradan rakamlar açıklıyorlar. Mali genel kurula gitmemek için, ibra edilmeme riskini ki yüzde 100 edilmeyecekler. Genel kurulsuz, hesap vermeden işi bitirmeye çalışıyorlar. Bu ahlaki zaafiyettir.Galatasaray tarihinde görülmemiştir. Galatasaray yönetiminde her zaman ananeye sahip çıkan üyeler bulunurdu. Bu sefer onlar da yok. Zaten üyelerin bir kısmı ananeyi bozmaya teşne, bir kısmının ananeden haberi yok. Bir kısmı da medyada görüneyim de ne olur olsun diyor. Sorumluluk sahibi başkan ‘Ben pandemi koşullarında kongreden vazgeçiyorum’ der.
FENERBAHÇE
FENERBAHÇE MAÇINI SEYRETMEK BANA KEYİF VERDİ
Gençlerbirliği’nin daha kötü oynayacağını düşünüyordum. Fenerbahçe iyi oynadı. Bu sezonki en iyi maçı dersek yanlış olmaz. Fenerbahçe’nin takım havası bu maçta gelmişti. Kulübe ve takımda uyum vardı. Mert Hakan da iyi oynadı. Futbolu özlemiş, kendini gösterme azmi içerisindeydi. Takım da Mert Hakan’ın aralarında olmasından hoşnutmuş gibi intibaya kapıldım. Sonuçta ben maçtan keyif aldım. Bu hafta seyrettiğim maçların hiçbirinde bu denli keyif almadım. Fenerbahçe’nin maçı bittiğinde ‘Niye zamanımı harcadım’ demedim. Türkiye Ligi’ni seyrederken çoğu zaman ‘Bu seyredeceğime kitap okusam bir şeyler öğrenirim’ diye düşünürken bu maçta aynı şeyi demedim. Erol Bulut’un başarılı olmasından Galatasaraylı olarak hoşnut olmamama rağmen iyi futbol oynatmasından mutlu oluyorum.
PENALTI OLSA DA OLMASA DA FENERBAHÇE KAZANIRDI
Yüzde yüz penaltı diyeceğim bir şey değildi. Ama o penaltı olsa da, olmasa da Fenerbahçe maçı kazanır diye düşünüyorum. Rakip sahasına çok fazla girerseniz penaltı olur. Bir zamanlar Osman Arpacıoğlu vardı. Penaltıbahçe zamanı Fenerbahçe’nin. Öyle penaltı değil bunlar. Sonuçta Fenerbahçe oynadığı zaman baskılı oynuyor. Penaltı olması doğal. Bir de şu var; Ozan Tufan iyiye gitmiyor. Ozan’da bir şey var gibi geldi bana. Fenerbahçe’nin Ozan’a dikkat etmesi lazım.
FENERBAHÇE DEPLASMAN AVANTAJINI İYİ KULLANIYOR
Pandemi dönemi deplasman takımlarına yaradı. Deplasmanda kazanmak daha da kolaylaştı. Bakınız Kayseri, taraftarlı oynasaydı kaybedebilirdi. Fenerbahçe seyircisiz deplasman avantajını iyi kullanıyor. Sahasında kayıpları var ama en azından deplasmanda kazançları yüksek.
EROL BULUT SERZENİŞİNDE HAKLI OLABİLİR AMA…
Ben bu gibi söylemlerin takımları küçük düşürdüğünü düşünüyorum. Ama biraz haklı olabilir. Bildiğim kadarıyla milli takımda en fazla Fenerbahçeli oyuncu var. O açıdan bakarsan Erol Bulut serzenişinde haklı olabilir. Ona bakarsan, Fenerbahçe olarak Avrupa kupası oynamıyorsun. Ben kalkıp şöyle bir şey diyebilir miyim, ‘kardeşim ben önce program yaptım, şimdi bu programı yapmamalıyım’ diyebilir miyim?
BEŞİKTAŞ
SERGEN KAFASINI FUTBOLA VERİNCE HER ŞEY BAŞKA OLUYOR
Hakikaten çok iyi bir ilk yarı izledik. İki tane modern futbol oynamaya çalışan takım. Başakşehir karşısında bu futbolu oynayan takım niye anlamsız maçlar kaybediyor? Acaba Okan Buruk, Beşiktaş’ı ciddiye almadı mı? Başakşehir hiç olmadığı kadar gevşeklik sergiledi. Edin’in bedeni sahada ama kafası sahada olmayan başka bir maçını hatırlamıyorum. Sonuçta keyifli bir maç izledik. 5 gol iyi bir şey. Başakşehir gibi bir takım karşısında savunma iyiydi. Sergen Yalçın işini ciddiye aldığı zaman takım da işini ciddiye alıyor. Sergen futbola kafasını verdiği zaman her şey başka oluyor.
ATIBA’NIN KENDİSİNE SAYGISI VAR
Ben işimi 30-35 senedir iyi yapmaya çalışıyorum. Yazılarımı aksatmamaya çalışıyorum. Niye? Kendime saygı. Atiba’nın da kendine saygısı var, adam gibi futbol oynuyor. Adem Ljajic’in dağınıklığı gönül işinden kaynaklanıyorsa hoşgörürüm.
Kaynak: Habertürk- Fatih Altaylı