Nahsen Taş, en çok da Anadolu kültürünü yaşatıp ona sahip çıkmayı, Türkiye ve Atatürk ile ilgili faaliyetlere katılıp destek sunmayı seviyor.
Haber: https//almanyalilar.com/2020/12/4/hamburgdan-portreler-nahsen-tas/
ALMANYALILAR – Nahsen Taş 1966 yılında Gaziantep’de doğdu. 1980 yılının sonbaharında bir işçi ailesinin son ferdi olarak Almanya’ya geldi. Gelir gelmez meslek eğitimi yapabilmek için önce Ford -Schaumann firmasında stajyer olarak araba tamirhanesinde mesleğe ilk adımını attı. Kaba bir okul müdürünün dil bilmediği için okula kabul etmediği 15 yaşındaki Taş, inat ve kararlılıkla iki yıl içerisinde kendi kişisel gayretleri ile Almanca öğrendi. 1983-86 yılları arasında Geesthacht´ta Ford bayiisinde araba tamirciliği (Kfz-Mechaniker) meslek eğitimini tamamladı. Kısa aralıklarla farklı firmalarda çalışarak,1992 yılında araba tamirciliği ustalık belgesini aldıktan sonra tamirhane yöneticiliğine başladı. Daha sonra da 2000 yılında Ford firmasında sırasıyla servis danışmanlığı ve müdürlüğü yaparak devam etti. 2013 yılında on aylık bir eğitimden sonra “Bilirkişi Akademisyen Sınavını”da başararak tescilli yani resmi onaylı “Otomobil Uzman Bilirkişisi (Kfz-Sachverständiger)” sıfatını aldı. İki yıl bir şirkette çalıştıktan sonra gelen teklifleri de olumlu değerlendirip kendi işletmesi “KFZSachverständiger24“ü kurdu ve bugüne kadar devam ettirdi. Şimdiye kadar binlerce araba hakkında bilirkişi raporu hazırladı.

Almanya’ya kendi isteği ile değil de siyasi kargaşalıkların verdiği zorunluluklar ve ailenin memlekette kalan son ferdi olarak gelmek zorunda kalması, onu hayatın gerçekliklerine bağımlı kıldı. Buralara gelmeye pek istekli değildi, hiçbir fikri, umudu veya tasarısı yoktu. Geldi ve 1980’den beri Almanya’da yaşıyor. Hiçbir zaman rüya aleminde yaşamayan Taş, her zaman ayakları yere basan, hülyalar diyarına uzak, tamamıyla gerçekçi biri oldu. Aldığı kararlarda bu yanı önemli rol oynadı. Almanya’ya yeni gelecek olanlara eğer mümkünse gelmesinler tavsiyesinde bulunan Taş, gelmek zorunda olanlara da öncelikle Almanca öğrenmelerini tavsiye ediyor. Bu şartlar altında Almanya’da tutunmanın eskisinden daha zor olduğuna inanıyor. İlk amacın iyi bir eğitim ve meslek öğrenilmesi olması gerek diyerek bunun da ancak dil bilmekle gerçekleşebileceğini savunuyor. Kendisini katı ilkeleri olan, prensipli biri olarak değerlendiren Taş, boşa vakit harcamayı sevmeyen, sürekli çalışan ve boş zamanlarını iyi değerlendiren biri. Haklıdan ve doğrudan yana, gençlerimizi spor ve eğitim alanlarında desteklemeyi her zaman seven ve arzulayan biri olarak tanınıyor. Ayrımcılık olmaksızın, ırk ve renk farklılıklarına bakmaksızın sosyal faaliyetlere katılıp katkı sunmaktan hoşlanıyor. En çok da Anadolu kültürünü yaşatıp ona sahip çıkmayı, Türkiye ve Atatürk ile ilgili faaliyetlere katılıp destek sunmayı seviyor.
Kaynak: Almanyalilar.com