Schleswig-Holstein Eyaletinde Pinneberg iline bağlı, Halstenbek köyünde oturan Necmettin ve Meral Navruz çiftinin, Berra ve Tuana ikiz kızlarından sonra üçüncü çocukları olarak dünyaya gelen, Ecrin bebeğin sağlığına kavuşması için verdikleri örnek mücadele, gerçekten anlatılmaya ve görülmeye değer nitelikte.
Ali Akdemir
Bu hikayenin başlangıcı, Antalya’dan tatil dönüşü ortak bir arkadaşımızın ricası üzerine, Navruz çiftinin çocuklar ıiçin beraberimde getirdiğim, altarnatif tedavide kullanılan ilaçarı kendilerine ulaştırmam ile başladı.
Bu tanışıklık daha sonra aileyi evlerinde ziyaretimle birlikte, onların ağzından çocuklarıyla ilgili duyduğum gelişmeleri, bir gazetecilik sorumluluğuyla kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla paylaşma isteğinedönüştü.
DÜNYAMIZ SANKİBAŞIMIZA YIKILDI!
Navruz çiftinin bugün 4 yaşında olan üçüncü kız çocukları olan Ecrin’in doğumdan yaklaşık 15 ay sonra baş gösteren algıda kapanma ve gelişim gerilikleri (çevreye ilgisizlik, göz kontağı kurmama, gaz çıkaramama, karın ağrıları, uyku düzeni bozukluğu, kulak rahatsızlığı, kendini ifade edememek, iştahsızlık, kusma) sonucu, Almanya’da yapılan bir dizi test ve tahliller sonucu vakaya, Otizm teşhisi konur. Çocukları için bu tanının konulmasından sonra, aile için bundan sonra çok zor günler başlar. Kendi deyimleri ile neredeyse, dünyaları başlarına yıkılır.
Pandemi süreci ile birlikte yaşanan tedavi zorlukları ve çocuklarına konulan otizm tanısından sonra, aile çocuklarına önce kreş yeri bulmakta güçlük çekerler. Normal bakım yerleri çocuğu değişik nedenlerle kreşlerine almak istemezler. Aile bu durumdan asla yılmaz ve pes etmez. Çocukları için başvurmadıkları kapı bırakmazlar. Daha sonra başta bağırsak tedavisi ve diğer yan tedaviler sonucu, çocuğa ilk etapta klasik otizm’den farklıolan atipik otizm tanısı konur. Uzun uğraş ve mücadelelerin sonucu çocuklarını normal kreşe aldırmayı başarırlar. Otistik çocuklar için var olan bakım yerlerinde yer bulmak zaten zordur ve Hamburg’da bulunan „Otizm Akademi Merkezinde“ rendavu almak için uzun süre beklemeleri gerekmektedir.
AİLENİN ARAŞTIRMALARI DUR DURAK BİLMEZ!
Aile çocuklarının bu durumuyla ilgili bir dizi araştırmalara girişirler. Çocuklarının otistik özellikleri taşımadığı gerçeğinden yola çıkarak, bir dizi araştırmalar yaparlar. Başvurmadık kapı bırakmazlar. „Alternatif Tıp“ üzerinden araştırmalara girerek bazı bitkisel güçlendirici altarnatif ilaçarı çocuklarına verirler. Bu ilaçların çocukları üzerinde olumlu özellikler göstermesinden sonra, çocuklarını Türkiye’ye götürerek Kayseride bulunan çocuk nöroloji uzmanı Dr. Sefer Kumandaş‘a gösterirler.
Çocuğu kontrol eden doktor Kumandaş, çocuğun başının arkasında bir bulguya rastlar. Çocuğun henüz epilepsi özellikleri taşımadığını, ama tedavi edilmesse, epilepsiye dönüşebileceğini ve çocukta ilerde bayılmalar görülebileceğini belirtir. İlaç ve terapi tedavisi önerir. Doktorun önerdiği ilaçlarla, çocukta olumlu yönde pozitif bir gelişmeyle sakinleşme görülür.
Aile daha sonra bazı tavsiyler üzerine, İstanbul Kartal’da bulunan Umut Hastahanesi enfeksiyon hastalıkları uzmanıProf. Dr. Vedat Turhan‘a giderler.
Çağımızın korkulu rüyası olan Lyme hastalığı konusunda uzman olan doktor Vedat Turhan’ın, yaptığı mikrobiyolejik tıbbi laboratuar sonuçlarında, çocukta borrelia ile uyumlu aktif spiroketal kistik bulgulara rastlanır. Dr Turhan, Ecrin bebeğe antibiyotik ve terapi tedavisi önerir.
SÜREÇ OLUMLU GELİŞİYOR
Ailenin Almanya’ya döndükten sonra uyguladığı antibiyotik tedavisi, parazitleri vucuttan atması için kullanılan bitkisel ilaç ve gıda takviyeleri sonucu çocuğun sağlığının gelişim seyrinde olumlu sonuçlar görülmeye başlanır. Aile,“her şey çocuğumuzun sağlığına tekrar kavuşması için. Bu konuda çaba ve araştırmalarımız hala devam ediyor. Lyme bakterisi 365’ten fazla hastalığı taklit ediyor. Alzheimer, M.S, Parkinson olmak üzere, bir cok hastalığa sebeb olabiliyor. Her otistik çocuk hastalığına lyme bakterisinin sebeb olduğu söylenemez. Biz kendi çocuğumuzdan yola çıkarak bu değerlendirmeleri yapıyoruz. Bu konuda erken tanı ve teşhis çok önemli. Bu paylaşımla bizim durumumuzda olan ailelere yardımcı olmak istiyoruz. Çocuğumuzun sağlığında çok olumlu gelişmeler var. Algılamasında, söylenenlere tepki vermesinde, sakin olmasında bu olumlu gelişmeleri açık bir şekilde görebiliyoruz. Bakalım süreç ne şekilde gelişecek. Umarız çocuğumuz için her şey güzel olur ve pozitif gelişmeler yaşanır. Bu konuda bizlere tavsiye ve önerileriyle destek veren başta doktorlar olmak üzere, herkese buradan sizin aracılığınızla çok teşekkür ediyoruz“ dediler.
