Karanlık Odaklar Provokasyon ve İftirada Sınır Tanımıyor!

Almanya’nın bir Üniversite ve Sanayi şehri olan Braunschweig’da  30 yılı aşkın süre  Tandure isimli Restaurantı işleten  63 yaşındaki Tuncelili Metin Aslan,  5 nisan 2020 tarihinde yakalandığı Koronavirüs’e yenik düşerek vefat etmişti. 

Haber: Ali Akdemir

Kronik Kalp ve Şeker hastası olan Metin  Aslan’ın ölümünden bir süre önce eşiyle birlikte uzak doğuda tatil yaptığı ve orada koronavirüs’ü  kaptığı belirtilmişti.

 Metin Aslan  izin dönüşü  evlerinde eşiyle birlikte, koronavirüs karantinasında olduğu, nükseden kalp rahatsızlığına eşlik eden nefes darlığı ve şeker hastalığı yüzünden kaldırıldığı hastahanede 4 nisan pazar günü can verdiği, eşinin ise hastalığı yendiği belirtilmişti.

15 yaşında Almanya’ya gelen, yaklaşık 30 yıldır kendi elleriyle kurduğu “Tandure” isimli restoranı işleten, Türk/Kürt   mutfağının en güzel örneklerini başarıyla Almanlara tanıtan,  gönüllü kültür elçisi olan Metin Aslan’ın ani ölümü, Braunschweig kentinde yaşayan Almanları, göçmenleri tüm sevenlerini yasa boğmuştu.

 30 yıldır yaptığı  “müşteri odaklı”  çalışma ile Türkiye mutfağını herkese sevdiren, yaptığı sosyal çalışmalar, yardımlar ile herkesin saygısını kazanan koronavirüs ( Kovid 19 ) kurbanı  Metin Aslan’ın defin işlemi, alevi dedesi tarafından gerçekleştirilen cenaza erkanının ardından yakın aile mensuplarının katıldığı törenle Braunschweig mezarlığında sessiz bir şekilde toprağa verilmişti.

Kentin belediye başkanı Ulrich Markurt, Metin Aslan’ın ölümü nedeniyle  yaptığı açıklamada,  üzüntüsünü dile getirerek, ” Bedeni  ve ruhu ile iyi bir  insan olan,   Braunschweig’lı birini kaybettik. Onun eksikliğini  hep hissedeceğiz” demişdi.

Bölgedeki Alman basını konuya geniş yer verirken, Eintracht Braunschweig futbol takımı da resmi sitelerinden bir açıklama yaparak, kendilerini her zaman destekleyen ve spor ailesinin bir parçası olan, Metin Aslan’ın ölümünden duydukları üzüntüyü dile getirerek, aileye başsağlığı dileklerini iletmişlerdi.

Korona krizi nedeniyle toplu cenaze töreni yapamadıklarını açıklayan Metin Aslan’ın ailesi, o dönem  üzüntü ve başsağlığı  dileklerini ileten herkese teşekkür etmişlerdi.

KARANLIK GÜÇLER DEVREDE!

Olayın ardından yaklaşık 5,5 geçtikten sonra,  bazı karanlık güçler devreye girerek, koronavirüs sonucu yaşamını yitiren  Braunschweig lı iş adamı Metin Aslan’a yönelik sanal ortamda saldırı başlatarak,  iftira ve karalama kampanyasına giriştiler.  Metin Aslan’ın, Hamburg ta Ermeni mezarlığına defnedildiği ve Alevi derneği başkanlığı yaptığına dair açıklamalar, paylaşımlar, sosyal medyada hızlı bir şekilde yayılmaya başladı.

Yapılan bu asılsız ve çirkin saldırılar başta ailesi ve sevenlerini üzüntüye  boğdu. Konuyla ilgili Metin Aslan’ın eşi Ayfer Aslan ve oğlu Behçet Aslan yaptıkları açıklamada, “bu türden mesnetsiz paylaşımı yapanları şiddetle kınıyoruz.  Metin Aslan Braunschweig’ta yaşamını yitirdi.  Ve yine bu  şehirde ailemizin isteği dogrultusunda  alevi inancina göre düzenlenen ritüelle sirlanarak toprağa verildi“dediler.

Metin Aslan’ın kızkardeşi Hacer’in eşi Veli Kuşkaya ise yaptığı açıklmada, ” Metin herkesin inancına saygılı ve hoşgörülüydü. O Alevi-Bektaşi geleneğine inanırdı. O bir dünya insanıydi. Tüm insanlara bir gözle bakardı. Karıncayı dahi incitmeyecek narin bir yapısı vardı. O Dersim’e ve insan’a sevdalı bir yüreğe sahipti. Onun sevdasıyla yaşadığı güzel anılarını, bu türden çirkin saldırılar asla incitemez” dedi.

SALZGİTTER ALEVİ TOPLUMUNDAN KONUYLA İLGİLİ AÇIKLAMA GELDi!

Metin Aslan’ın üyesi olduğu Salzgitter Alevi Toplumu’da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada özetle şu görüslere yer verildi. “Değerli canlar, son günlerde dernek üyemiz sevgili Metin Aslan hakkında sosyal medyada çıkan asılsız haber ve bilgiler,  gerek biz Salzgitter Alevi Toplumu’nu,  gerek ise canımızın dostlarını derinden üzmüştür.   Metin Aslan, Almanya’nın Braunschweig şehrinde devrimci alevi kimliği ile mücadele eden ve daha sonrasında gerek Alevi Toplumu’nun ve Alman toplumunun içinde sevilen bir iş adamı olmasını başarmış bir canımızdı. Uzun yıllardır maddi ve manevi olarak Salzgitter  Alevi toplumumuzun yanında yer almıştır. Metin Aslan canımız her bulunduğu alanda kendi özünü kaybetmeyen  ve nefesinin yettiği güne kadar  toplumumuza her alanda destek sunmuştur. Ama kurumumuzun yönetimi içersinde yer almamıştır.  Görev alması bize şeref verirdi.  Sosyal medya’da canımıza dönük karalamada kendisinin dernek başkanlığı yaptığı ve kendi rızası ile Hamburg ermeni mezarlığına defnedildiği bilgileri yer almaktadır.  Bu büyük bir yalandır. Metin Aslan canımız Braunschweig’da toprağa verilmiştir ve   Alevi inancına göre Cenaze Erkanı dedemiz tarafından yürütülmüştür.

Son süreçte kurumlarımız ve canlarımız Avrupa’da hedef tahtasına oturtulmak isteniyor. Bunun en büyük sebeblerinden birisi, Avrupa’lı Aleviler olarak burada her türlü yasal haklarımızı kazanmalarındandır. Saldıriların arkası boş değildir. Haklarımıza saldıran  her kim olursa olsun topyekün karşısında duracağımızı bir kez daha belirtiyoruz” denildi.

“HAMBURG MUHTARI” BEHÇET ALGAN’DAN  SORULAR?

Hamburg SPD partisi üyesi olan ve 4 dönem belediye meclis üyesi olarak görev yapan ve  çevresinde ” Hamburg Muhtarı” lakabıyla anılan,  “Duvarlara Sorun Beni” kitabının yazarı  Behçet Algan’da konuyla ilgili açıklamada bulunarak, ” Buradan herkese yüksek sesle soruyorum? Kim bu provakatif odaklı karanlık güçler? Bunlar  kime hizmet etmektedir? Sosyal medyada yapılan bu iftira,kışkırtma, provakasyon, çirkin paylaşımlar, ne sınır tanıyor, ne had biliyor.

 Bu belden aşağısı  çirkin saldırılarla , insanların birlikte yaşama kültürü ve isteği  baltalanmaya çalışılarak,  kimin ekmeğine yağ sürülmek istenmektedir. Bu konuda insanlarımızı uyanık, duyarlı olmaya ve bu türden yalan yanlış bilgi kirliliğine inanmamalarını istiyorum.

 Hep birlikte birbirimizin inanç, düşünce ve yaşam tarzına saygı duyarak,  birlik-beraberlik  içersinde, kardeşce, barışcıl bir şekilde yaşayabiliriz” dedi.

GAZETECİ ALİ AKDEMİR’DEN YORUM

30 yılın üzerinde  tanıdığım ve arkadaşım olan Metin Aslan’la ilgili haber yapmak  benim icin hiç te kolay olmadı. Ölüm haberini aldığımda, ölümüyle  ilgili haberi yapmak ne kadar bana zor geldiyse, onunla ilgili çıkan yalan-yanlış haberleri  boşa çıkartmak ve konuya açıklık getirmekte, bir o kadar bana zor geldi.  Kendisiyle yıllar sonra 1988 yılının nisan ayında Burdur’da “30 Dönem Bedelli Askerlikte” yollarımız  tekrar kesişmişti. Askerlik sonrası da,  birlikte  Antalya’da bir hafta tatil yaparak yorgunluk atmıştık.

Bir gazeteci olarak;  Konuyla ilgili yaptığım araştırma ve objektif bilgileri sizlere sunarak, konuya umarım   bir parçada olsa açıklık getirmeye çalışmışımdır.

Sanırım,  onu iftiralarıyla küçültemeye çalışıp,  yattığı yerde kemiklerini sızlatıp, bir kez daha öldürmek  isteyen örümcek kafalıların,   heveslerini kursaklarında bırakmayı başarmışımdır.

 Bu  insani ve vicdani sorumluluğu,  onunla olan  arkadaşlığımın, dostluğumun bir gereği olarak gördüm.

SENİ YILDIZLARA GÖNDERMİŞTİK! ORADA HUZUR İÇİNDE UYU!

Kelebeklerin pervaneye dönüştüğü, sözün aşka, aşkın semaha durduğu Hozat’ın güzel gülüşlü çocuğu…  Senin ölümünü inanmak çok zor gelmişti bana.  Sen Munzur’un suyunu içmiş, o bölgenin paylaşımcı güzelliğini çevrende koruyup-yaşatmaya çalışmış, binlerce yıllık eşitlik-kardeşlik özlemimizi günümüze kadar taşımış bir geleneğin temsilcisiydin.

Sen baharı sevdaya, sevdaları ruha, kelimelerin ağıtlara-çığlığa dönüştüğü, türkülerin gönüllerde taht kurduğu toprakların paylaşımcı çocuğuydun.

 Sen yüreklerimizin derinliklerinde hep öylece kalıp,  yaşamaya devam edeceksin.  Kimsenin gücü,  senin insanlara olan sevgini, kardeşliğini, barış özlemini  sorgulayıp, karartmaya yetmez.Seni Yıldızlara Göndermiştik! Güzel insan Orada Işıklar İçinde,  Rahat uyu!