Kitaplarının gelirini sokak hayvanlarına bağışlıyor

Sorgunlu şair-yazar ve hayvan aktivisti Esma Arslan, bu güne kadar yazmış olduğu kitaplarının satışından elde ettiği geliri sokak hayvanları için harcıyor.

24 Kasım’da Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Güngör Yılmaz‘ın ev sahipliğinde onun kurup yönettiği Hoşgörülü Kadınlar Grubu toplantısına konuk olarak davet edilen Arslan, burada açtığı stantta satılan kitaplardan elde ettiği geliri, Sorgun’da bulunan Umut Evi için harcayacağını açıkladı.

Hamburg Uluslararası Hayvanları Koruma ve Yaşatma Dernek Başkanı olarak katıldığı toplantıda, bireysel destekle insanın belli bir süre yol alabileceğini ve yardımlar yapabileceğini ifade eden Arslan “O canların ihtiyaçlarına benim bir başıma ilaç olabilmem mümkün mü? Belki bugün böyle ama geniş vadeli ileriyi de görerek bakmak gerekir. Kalıcı ve istikrarlı çözümler bulmaya da kafa yormak gerekir. Dernek bu konuda yoğunlaştıktan sonra ortaya çıktı. İyi de oldu. Hem memleketteki dernekler ve belediyeler ile, hem de konunun  uzmanları ve veterinerlerle çalışarak o canlarımıza sahip çıkıyoruz” dedi.

Sorgun’da bir Umut Evi olduğunu ve bu barınakta kendi kişisel çabaları ile 300-400 kimsesiz hayvana baktığını belirten Arslan şunları kaydetti:

“Bunların yemek, içmek, barınmak, sağlık, aşı, vb. her türlü ihtiyaçları bizzat tarafımdan karşılanıyor. Arada bir sağolsun Hamburglu hayırseverler, hayvan hakları savunucuları ve dostları da pamuk ellerini cebe atıp sağolsun desteklerini sunuyorlar ama yine de yetersiz kaldığımız ortada. Biraz omuz versek aslında çok daha iyisini, daha geniş ve kapsamlısını yapabiliriz.”

Açıklamalarında hediye edilen veya alınan canların sonunun sokak veya barınak olmaması gerektiğini vurgulayan Arslan “Kim bilir hangi amaç, umut ve hevesle alınan bu canların bencil güdüler giderildikten sonra nasıl da sokaklara, kıya kuytuya atıldığını duyuyoruz, okuyoruz. Bir canlıyı edinmek sorumluluk bilinci gerektirir. Bu konu bence öncelikle ailede sonra da okullarda, derslerde ciddi olarak ele alınması gereken bir konu.

Aylardır çıkması gereken Türkiye’deki hayvan hakları yasası neden bu kadar uzun süredir çıkmadı. Sivil toplum kuruluşlarının, aktivistlerin ve konunun uzmanlarının görüşlerine derinlemesine değinmeyi ve arkadaşlarla tartışıp onların da fikirlerini alabilmeyi çok isterdim. Avrupa bu sorunu çok daha uygar bir şekilde çözmüş. Biz ise hayvanlara nasıl eziyet edebilirim, bunu sosyal medya ortamında yayar daha çok tıklama alabilirim seviyesindeyiz. Bu konuda dostları uyardım. Bu suçtur, suça ortak olmak yerine ilgili mercilere şikayette bulunulması, böylesi ilkel hareketlerde bulunanların teşhir edilmesi en yakışan davranış olacaktır” diye konuştu.

Yazan: YAZARESMAARSLANBLOG on