Sonuçları itibariyle hala kalbimizi ağrıtmaya devam eden, Türkiye’nin yaşadığı en büyük tranvalardan biri olan asrın depremi bölgesinde yaptığım gözlem ve izlenimleri geriye dönük olarak anlatmaya devam ediyorum.
Haber: Ali Akdemir
Malatya’da gördügüm manzara korkunçtu. Kayseri’den sonra Darende, Akçadağ, Yeşilyurt güzergahından sonra Malatya merkeze ulaşmıştım. Malatya adete hayalet şehir görüntüsündeydi. Şehir yerle bir yok olmuş, her taraf enkaz yığınına dönüşmüştü. İmkanları ve başka yerlerde akraba ve tanıdık olanlar onların yanına giderek şehri terketmişlerdi. Az sayıda da olsa bir grup insan doğup, büyüdükleri şehirde yaşamlarını zor şartlar altında sürdürmeye devam ediyorlardı.
DEPREMİ UNUTTURMAYALIM!
Malatya’da bana engelli çocuğumuz Uğurcan ve annesi Senem Burul eşik etti. Malatya Paşa köşkü Mahallesi Vakıf park’da kurulan çadır kentte yaşıyan vatandaşlarla sohbet ettim. Paşa köşkü mahalle muhtarı Asiye Şahin, Pir Sultan Abdal kültür derneği başkanı Latife Ulutaş ve Radyo Fon’dan İbrahim Ulutaş yaşanan deprem süreci ve sonrası gelişmeler konusunda bana bilgi verdiler. İstanbul’dan gelen gönüllüler Pir Sultan Abdal Kültür derneği Aşevinde depremzedelere canla başla hizmet veriyorlardı.
EMEKLERİNİZE–YÜREKLERİNİZE SAĞLIK ASİYE–LATİFE KADIN!
Malatya Paşa köşkü Mahallesi Vakıf park’da kurulan çadır kentte vatandaşlara hizmet vermeye çalışan, Paşa köşkü mahalle muhtarı Asiye Şahin, Pir Sultan Abdal kültür derneği başkanı Latife Ulutaş’ı fedakar, özveri tavır ve davranışlarından dolayı kutluyorum. Herşeye rağmen şehir ve mahallelerini terketmeyerek, umudu yaşatmaya çalışıyorlar. Geceyi Malatya’da engelli çocuğumuzun ve ailesinin kaldığı az hasarlı evde geçirip, ertesi gün depremin merkez üssü Maraş’a doğru yola çıktım.
