ÇÜNKÜ: SEVDANIN ADI SİYAH-BEYAZ
Ali Akdemir
Beşiktaş’ınOlağanüstü seçimli genel kurulunda 8 bin 529 geçerli oyun 5 bin 9’unu alarak Beşiktaş’ın 34. başkanı seçilen Ahmet Nur Çebi’yi tebrik ediyorum.
BJK Akatlar Kültür ve Spor Kompleksi’nde gerçekleştirilen olağanüstü seçimli genel kurulda Ahmet Nur Çebi, Beşiktaş’ın 34. başkanı oldu. Siyah-beyazlıların eski ikinci başkanlarından Serdal Adalı 2 bin 983 oy alırken, adaylardan Hürser Tekinoktay 537 oy topladı.
Bende Beşiktaş’ın olağanüstü seçimli genel kurul vesilesiyle kaleme aldığım bu yazıyla bir kez daha neden Beşiktaş’a gönül verenlerdenim ona açıklık kazandırmaya çalışacağım.
Beşiktaş Bir Ekoldür
” Sevda ne yana düşer dostlar, ölüm ne yana? ” ölümü yazmak kolay da, Beşiktaşın sevdasını yazmak zor geliyor bana.
Çünkü biliyoruz ki; “Sevda yoksa yoktur zamanın tadı tuzu “
İşin duygusal boyutu bir yana bırakacak olursak, gerek bendeki, gereksede bir çok insanın gönlünde yatan, hatta başka takımları tutan taraftarlarda bile, ikinci bir takım sempatisi yaratan, Beşiktaş’a olan ilgi ve sempatinin nedenlerine burada kendi bakış açımdan burada değinmeye çalışacağım.
Beşiktaşla ilgili bazı, toplumsal, tarihsel, sosyolajik, degerlendirmeler yapacağım bu köşeden.
Beşiktaş 116 yıllık köklü bir centilmenlik geleneğine sahip olan, Türkiye’nin ilk spor kulübüdür. Köklerinde emperyalist ülkelerin 1900 yılların başlarında ülkemizi işgal etmesine yönelik, sürdürülen bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin derin izlerini görürüz.
Beşiktaş Türkiyede, bircok ilke imza atan, farklı insan ilişkileri ve çalışma anlayışına sahip olan bir kuluptür.
Beşiktaş Cumhuriyete ve onun değerlerine sahip çıkan, Türkiyede gelişen sosyal-toplumsal sorunlara karşı duyarlılık bilinci gösterebilen ve tavır alan bilinçli bir taraftar kitlesine sahiptir.
Beşiktaşta Cumhuriyetin kuruluşunda gelisen kuvayi-milliye ruhu temel taşları, 1970 yıllarında Beşiktaş genç milli takımda oynamış olan gençlik önderlerinden birinin, olaya sosyal-toplumsal bir muhteva kazandırmasıyla üst boyuta sıçramış ivme kazanmıştır.
BEŞİKTAŞ HALKIN TAKIMDIR!!!
Beşiktaş tarihinde, yönetimle, taraftarlar ve taraftarın önemli gücü Çarşı arasında sürekli bir uyumluluk söz konusu olmuştur. Beşiktaş gücünü halktan almıştır. Türkiyenin önemli dönemeçlerinde, yapılan haksız politikalara, yaşanan acıya ve gözyaşına karşı beşiktaş taraftarı tavrını hep halktan ezilenden, mazlumdan yana koymuştur.
Türkiyede yaşanan bazı olayların sebebi taraftarının önemli bir gücü olan, Çarşı gösterilmeye çalışılıp ona yüklenmeye çalışılan hayali suçlar, baskılar güçlü bir muhalefet sonucu, geriye tepmiş ve boşa çıkartılmıştır.
BEŞİKTAŞ YÜZÜNÜ HEP İNSANA ÇEVİRMİŞTİR
Beşiktaşlılar insan sevgisini yüreklerinde kırmızı bir karanfil gibi sürekli taşıyarak, siyah-beyaz’a olan yolculukları büyük bir aşkla, sevdayla, tutkuyla, hep devam etmiştir.
Beşiktaş seyircisiyle, yöneticiyle; Sporu barış, kardeşlik duyguları içersinde ele alıp, sporun evrensel boyutuna vurgu yapan, sporda şiddete karşı çıkan bir anlayışa sahiptir.
ÇARŞI FAKTÖRÜ
1982 yılında kurulan Çarşı; duruşuyla, cesaretiyle, 70 toplumsal ruhunun izlerini üzerinde taşıyan özellikleriyle, Beşiktaşta önemli faktör ve bir olgudur. en tanınan amigosu, Alan Markanyan olan, Çarşı grubunda en belirgin özellik, anti-faşist söylemleri önemli bir özellik olarak görülmektedir. Beşiktaş’ı çarşıdan ayrı ele almak yanlışdır ve sanırım çarşının adı uzun yıllar, Beşiktaşın tarihiyle birlikte anılacaktır.
Çarşının adı, Beşiktaşın anlı, şanlı tarihinde sönmeyecek bir meşalenin adıdır.
Çarşı, maçlarda takındığı tavırlar ve dile getirdiği tezahüratlarla farklı bir taraftar profili çizmektedir. Çarşı her ne kadar, 27 Mayıs 2008 tarihinde kendini sona erdirme kararı almasına karşın, 21 Ağostosta 200 kişilik bir taraftar grubu, ” alem biter, ortam biter, Çarşı bitmez ” diyerek çarşının varlığını devam ettirme kararı almışlardır…
Nükleer enerji santrallerine karşı duruşu, Irkçılığa ve Neo Nazi karşıtı eylemleriyle, açtığı ” Tam Demokrasi ” pankartıyla, eğitime destek dayanışma etkinlikleriyle, yoksul çocukların öğretimine katkı sunan Çarşı, Van’daki yaşanan acı depremden sonra, depremzedelere yardımda bulunarak halkın gönlünde taht kurmuştur.
2007 tarihinde en iyi, en centilmen taraftar ödülü ve Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik derneğinin, 2012 Empati Ödülü “Van Üşüyor” sloganıyla depremzedelere destek veren, Beşiktaş Çarşı taraftar grubuna verildi.
SON SÖZ
Beşiktaş Bir Aşk‘tır
Beşiktaş’ı tüm yönleriyle değerlendireceksek eğer, onu yukarıdaki belirttiğim Çarşı faktöründen ve onun haksızlıklara karşı, yigit korkusuz duruşundan ayrı ele almak yanlış olacaktır.
” Ölümle, yaşamı ayıran çizgi, siyahla beyazı ayıramaz ki, her yolun sonunda ölüm olsada, sevenleri kimse ayıramaz ki “