Bilindiği üzere Hamburg hükümeti 15 Mart 2020 tarihinde yayınladığı bir kararname ile bulaşıcı virüse karşı tedbir amacıyla bir dizi karar aldı
Bu kararnameler uyarınca bir çok işletme ve hemen her sektörden iş yerleri ikinci bir talimata kadar faaliyetlerini durdurdular. Bunlar arasında kuaförler ve berberler bulunmuyordu.
Ancak bundan tam bir hafta sonra yani 22 Mart 2020’de hem her eyaletin hem de federal hükümetin ortak aldıkları bir karar ile alınan tedbirler ve kısıtlamalar arttırıldı. Böylelikle uygulanacak maddeler sayesinde virüse karşı daha etkili önlemler alınmış oldu. Bu tarihli kararnamenin yedinci maddesi gereğince kişisel bakım sektörü denilen kuaförler ve berberler başta olmak üzere, güzellik, masaj ve dövme salonları yeni bir emre kadar kapalı olacaklar.
Resmi rakamlara göre yaklaşık 90 000 işletmede 150 000 kişinin çalıştığı bu sektör de Corona günlerinde krizden ciddi olarak etkilendi. Bize gelen yoğun talepler vesilesiyle elimizden geldiğince konuyu ele almak istedik ve Almanyalılar olarak bu sektörün böylesine karanlık ve zor günlerde ne halde olduğunu Hamburg’un en eski ve tanınmış berberlerinden Behçet Algan’a sorduk:
Almanyalılar: Corona krizi berberleri ve kuaförleri nasıl etkiledi? Son genel durum hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Behçet Algan: Alınan bu yasaklar elbette kuaförleri ve berberleri de her küçük işletme gibi olumsuz etkilemiştir. Özellikle bu düşük ücretlerle ayakta durmak kolay değildir, umarım ilk fırsatta bunu fark eder ve makul fiyatlarla, tüm sosyal hakların olduğu bir düzeni kurarız. Düşük ücretle yapılan hizmet olmamalıdır. (Ucuz etin yahnisi olmadığı gibi.) Benim talebim ve beklentim lütfen meslektaşlarım buna uyalım. Unutmayalım ki hayatın her alanı hem de sadece Hamburg, Almanya veya Türkiye çapında değil, tüm dünya ülkeleri, insanı, zenginlikleri, ekonomisi, sanatı, sporu, kültürü, kısaca a’da z’ye hepsi ve herşeyi bundan olumsuz etkilendi. Biraz da lütfen böyle bakıp düşünelim.
Hükümet yetkilileri Almanya çapında hemen her gün yeni bir paket açıklıyor, alınan tedbirleri kamuoyu ile paylaşıyorlar. Alınan bu kararlar ve uygulamalar sizlere bugüne kadar nasıl yansıdı? Siz şahsen nasıl olmasını arzu ederdiniz?
Federal hükümetin ve yerel hükümetin açıkladığı paketler bir parça nefes almamıza yarayacağına inanıyorum. En önemlisi insan sağlığına odaklanmak gerektiğinin altını bir kez daha çizelim. Tabii ki ayakta kalabilmemiz önemli ama insanlar olmadıkça, hastalandıkça, hayatlarını yitirdikçe biz kime hizmet sunabiliriz. Biz kendimiz rahatsızlanınca hizmetin ne anlamı kalır? Ayrıca diyorum ki keşke bu durum hiç yaşanmasaydı, yani insanlık bu illetle hiç tanışıp karşılaşmasaydı.
Altona’nın hâlâ muhtarısınız. Size bu soruyu yönelttiğimizde Hamburg’da virüsün bulaştığı Hamburglu sayısı 1614 idi. Virüs en çok Altonalıları vurdu. Süleyman Deveci sayfalarımızda her gün yayınladı Corona Günlüklerinde sokaktaki vurdum duymazlığı birkaç gün üstü üste yazdı. Altonalılardan tepki aldı. Bu insanlar kendi dillerinde bilgilendirilmediler diye yetkili kurumları suçladı. Eski bir Altona Belediye Meclisi Üyesi olarak bu konuda neler diyebilirsiniz?
Şakayla karışık Hamburg muhtarlığımın da Altona’ya gelmiş olmasını isterdim. Bu soruları yanıtladığımda Almanya çapında virüsün bulaştığı insan sayısı elli bine yaklaşıyor, Hamburg’da hastalık bulaşan insanların sayısı ise bin yediyüzü geçti. Hamburg’da bu hastalığın en çok Altona’da vuku bulması biraz dikkatsizlikten ve önce önemsememekten kaynaklıdır. Herkes gibi bu durum beni hem çok endişelendiriyor, hem de üzüyor. Altona çok karışık bir semt. Dışarıdan yerli yabancı gelen turisti, yani geleni gideni çok olan, bunun yanı sıra Hamburg Limanı’na çok yakın olması sebebiyle deniz trafiğinin yoğun olduğu bir yer. Bu üzücü durumdan ben gemilerin giriş çıkışlarının da etkili olduğuna şahidim. Bunlar daha önce olan vakalardır. Bir bölümü sonra olmuştur. Ben sizin teşhisinizi doğru buluyorum. Uyarılar çok olmuştur. Her şeyden önce okullar kapanmıştır. Televizyonlar radyolar bangır bangır söylediler. Bizim suçumuz, biz hep Türk televizyonlardan ve dizilerden bilgi alıyor, oralarda enformasyon arıyoruz. Hamburg’ da Altona’da neler oluyor bitiyor ancak tesadüf sonucu duyuyoruz . Önerim tüm radyolar Türkçe yayın yapan kurum ve kuruluşlar bu konu hakkında her gün durumun vehametini tekrar etsinler. Tüm ilçe belediyeler tüm dillerde sokaklara seçim afişleri gibi broşürler, bildiriler dağıtmalıdır diyorum.
Geri ana konumuza dönecek olursak meslektaşlarınıza bu karanlık ve zor günlerde ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?
Şöyle söyleyeyim bu savaş sırasında insanların, “özel gelin saçlarımı kesin” tekliflerini kendi sağlığımız başta olmak üzere, başkalarının da sağlığını hesaba katarak lütfen kesinlikle yapmayalım. Kimin hasta olduğunu, virüsün kimlere bulaştığını biz bilemeyiz. Belki biz de mevcut, belki saçını kestiğimiz şahısta olabilir. Lütfen takrar ve tekrar ediyorum kendinizi tehlikeye atmayınız. Bu zor günler de geçer. Tabii bizim sağlıklı kalmamamız gereklidir. Lütfen ev ve özel servis yapmayınız.
Evlere ziyaret, buralarda özel hizmet sektörü kurtaramaya yeter mi, siz yetkililere ne gibi tavsiyelerde bulunurdunuz?
An gelir hiç bir maddi durum, bizzat kendi sağlığımızdan daha önemli olmaz. Böylesine ev ziyaretleri veya özel hizmetler bizim işletmelerimizi kurtarmaz. Ayrıca da böylesi yöntemler herkesi tehlikeye atar. Lütfen yapmayınız. Bu virüsü ve dilsiz dünya savaşını umuyorum atlatırız. Sakin ve sağduyulu olalım. Kurallara, alınan tedbirlere ve yasaklara lütfen uyalım. Evlerimizde kalalım.
Ek olarak …
Sevgili yurttaşlar ve değerli Hamburglular, Corona virüsünün tüm dünyayı sardığı ve sarstığı bu sürede, bizler birey olarak asla teslim olmayacağız. Hele hele kuaförler ve berberler asla teslim olmayız. Ben bu konuda da meslektaşlarıma çok güveniyorum. İtiraf etmeliyiz ki bu illet hemen hepimizi çok kötü yakaladı. VE BENİM SÖYLEMİMLE, SAĞIR VE DİLSİZ BİR DÜNYA SAVIŞINI HEP BERABER YAŞIYORUZ. Bu savaş bir bölgede olsaydı dünyayı ve bizleri bu kadar etkilemezdi. Bu savaşın bir özelliği ve ayrıcalığı, millet, din, sınıf, mezhep, mevki, renk , zengin, fakir, meslek, kral vs. dinlemiyor.
Corona virüsü belki de insanların eşitliğini ve kardeşliğini insanlara hatırlatır. Bunun maddi yükü toplumun her kesiminde karşılaşıldığı gibi meslektaşlarımızı da etkiliyor. Ama alınan bu tedbirler önemlidir ve hiçbir şey bizim sağlığımızdan daha önemli değildir. Burada bir şeyi hatırlatmak isterim, Federal hükümetin, ayrıca Hamburg hükümetinin ortak bir paketle, genel olarak tüm insanların yardımına, hazırladıkları yeni ekonomik paketle geliyorlar. Bundan emin olun, meslek kuruluşlarına üye olanların ilgili kurumlara derhal başvurmaları gerekmektedir. Olmayanlar milletvekili yerel siyasetçilerimize mutlaka başvurunuz. Başta hepimizin hemşerisi Olaf Scholz ivedi olarak ikinci paketi de hizmete sokmuştur.
Hamburg Başbakanı Peter Tschentscher bu konuda gerekli olan her türden desteği tüm işletmelere yapacaktır. Mümkün olduğunca rahatlatacak kararlar inanıyorum gelecektir. Diyeceğim odur ki önce parayı düşünmeyelim, sağlığımızın daha önemli olduğunu lütfen unutmayalım. Ek olarak tavsiyem ayrıca sağlık bakanlıklarının ve kuruluşlarının uyarılarına uyalım. El sıkmayalım, öpüşmeyelim, üç metre kuralına mutlaka uyalım. Ellerimizi sık sık yıkayalım, bunların yanı sıra düğün, nişan, tiyatro, sinema ve aile toplantıları, buluşmalarını bir süreliğine erteleyelim. Yaşça büyüklerimizin alış verişlerini yapıp, onlara yaklaşmayalım.
Benim değerli meslektaşlarım bizim işimiz çok önemlidir. Bir doktor kadar yakın temasla işimizi yapıyoruz. Bu bağlamda bu sağır ve dilsiz dünya savaşını el ele güçlü ve sağlıklı bir şekilde atlatmak umuduyla tüm Hamburglu hemşerilerime sağlık dolu günler diliyorum.
Teşekkür ediyor çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.
Kaynak: Almanyalılar
