Cumhuriyetin 96. kuruluş yılı nedeniyle TC. Hamburg Başkonsolosluğu’nun düzenlediği resepsiyon, Hotel Atlantic salonunda 700 kişinin üzerinde davetlinin katılımıyla gerçekleşti
Haber ve Resimler: Ali Akdemir-Hurşit Köse
Hamburg TC Baskonsolusu Yonca Sunel’in ev sahipliği yaptığı, tüm davetlileri girişte tek tek karşılayıp tebrik ettiği geleneksel Cumhuriyet resepsiyonunda şık kıyafeti ve samimi içten davranışlarıyla dikkatleri üzerinde topladı.
Hotel Atlantic salonunda verilen Cumhuriyet resepsiyonu, Hamburg ve Schleswig-Holstein Eyaletinde iş, spor, siyaset, sanat, sivil toplum ve basın/medya dünyasından önemli isimlerin katılımına ev sahipliği yaptı..
Resepsiyona katılan davetlilere kapıda ve daha sonra iç salonda Türkiye’deki konservatuarlardan mezun ve Hamburg’da halen ileri müzik eğitimi alan gençler müzik dinletisi sundu.
Bu yılki resepsiyona daha fazla kişinin katılımı dikkat çekti. Renkli görüntülere sahne olan Cumhuriyet resepsiyonunun gerçekleştirilmesinde “Schanzen Bäckerei”, “Onkel Şahingöz” ve “Back-lava” firmaları katkı sunduğu belirtildi.
BAŞKONSOLOS YONCA SUNEL’DEN İKİ DİLDE SELAMLAMA
Yaklaşık iki buçuk saat süren resepsiyonda, Türkiye ve Almanya milli marşlarının okunmasıyla başladı. Türkiye Cumhuriyeti’nin 96 yılı nedeniyle Başkonsolos Yonca Sunel yaptığı açılış konuşmasında konukları iki dilde selamlıyarak, Suriye’ye yapılan Barış Pınarı Harekatını anlattı. Yonca Sunel konuşmasında Barış Pınarı Harekatı’nın Türkiye’nin sınırlarının güvenliğini sağlamak için yapıldığını, uluslararası hukuk temelinde yürütülen Barış Pınarı Hareketının,” Hamburg’da bazı çevrelerce ileri sürüldüğü ve uluslararası basında yansıtıldığı gibi Kürtlere karşı değil terör örgütlerine ve onların yarattığı zulme karşı yapılan bir harekat“ olduğunu belirtti.
Yaklaşık 700’den fazla davetlinin katıldığı resepsiyonda Başkonsolos Sunel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajını da okudu.
Konuşmasının devamında Başkonsolos Yonca Sunel sözlerine şöyle devam etti.
Değerli Konuklar,
Türkiye ile Almanya arasındaki köklü ilişkilerin en güçlü temeli insan faktörüdür. Hamburg’da yaşayan 95.000 civarında Türk kökenli, Serbest ve Hanse Şehri Hamburg’da yabancı kökenliler arasında en büyük grubu teşkil etmektedir.
Esasen bu salonu dolduran Türkler, Almanya’daki geçmişimizi, bugünümüzü ve yarınımızı simgelemektedirler. Bu salondaki insanların gözlerinde başarının ışıltılarını, yaşanan acı ve hayal kırıklıklarını, geleceğe beslenen umutları görmek mümkündür.
Bugün misafirlerimiz arasında, 1960 ve 70’li yıllarda Hamburg’a gelen ilk kuşaktan büyüklerimiz de bulunmaktadır. Onların nezdinde, tüm birinci kuşak Türkleri minnet ve saygıyla selamlıyorum.
Bugün yine aramızda NSU terör örgütü saldırıları ve diğer ırkçı saldırılar sonucunda hayatlarını kaybedenlerin aile fertleri bulunuyor. Acılarının hiçbir zaman azalmayacağını biliyoruz. Ancak, kendilerine elimizden gelen her türlü desteği sağlayacağımızı bir kez daha teyit etmek istiyorum. Böyle acıların, ayrımcılığın, ırkçı, yabancı düşmanı ve İslam düşmanlığı içerikli saldırıların sonlanması için gereken önlemlerin alınmasını, faillerin adalet önünde hak ettikleri cezalara çarptırılmalarını temenni ediyorum.
Değerli konuklar,
Türklerin Almanya’ya göçmen işçi olarak davet edilmelerinin üzerinden yaklaşık 60 yıl geçmiştir. Geçen süre zarfında, Türkler, yaşamın her alanında toplumun ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bununla birlikte, anavatanlarıyla olan bağlarının ve topluma aidiyetlerinin sorgulandığı tek göçmen kökenli grubun Türkler olması tabiatıyla hayal kırıklığı yaratmaktadır. Türk kökenli siyasetçilerin, sivil toplum örgütü temsilcilerinin, üniversite öğrencilerinin, iş ve bilim insanlarının, doktorların, avukatların, sanatçı ve sporcuların entegrasyon tartışmalarına en güzel yanıt olduğunu düşünüyorum.
Türk toplumunun değerli temsilcileri, kıymetli misafirler,
“Her zaman söylediğimiz gibi en iyi yatırım çocuklarımıza yaptığımız yatırımdır. Genç kuşaklarımızın, bir yandan kökleriyle bağlarını muhafaza ederek içinde bulundukları topluma zenginlik katarken, bir yandan da kendilerine sunulan eğitim imkanlardan azami şekilde yararlanarak topluma yararlı bireyler olmaları her zaman önceliklerimizin başındagelmelidir. Bu nedenle, Başkonsolosluk olarak bizlerin, yerel makamların, sivil toplum örgütlerinin ve velilerin üzerine büyük sorumluluklar düşmektedir.
Türk toplumunun değerli üyeleri,
Demokratik toplumların en büyük özelliği halkın serbest iradesiyle oy vererek geleceği hakkındaki kararların alınmasında söz sahibi olmasıdır. Türk toplumunun da, düşüncelerini, sorunlarını ve taleplerini daha etkin şekilde gündeme getirebilmek için sivil toplum örgütlerimizin de katkısıyla, ortak çıkarları doğrultusunda daha fazla birlikte hareket etmeye, Alman siyasi hayatında daha etkili bir rol oynamaya ihtiyacı vardır. Bu nedenle, 2020 Şubat ayında yapılacak Eyalet Parlamento seçimlerinde tüm Türk kökenli Alman vatandaşı Hamburgluları oy vermeye davet ediyorum.
Değerli Konuklar,
Başkonsolosluğumuz yaklaşık 200.000 kişiye hizmet sunmaktadır. Bu hizmetlerin layıkıyla yerine getirilmesi için canla başla çalışan Başkonsolosluğumuzun bütün mensuplarına sizlerin önünde bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.” dedi.
RESEPSİYONDA BOL BOL HATIRA FOTOĞRAFI ÇEKİLDİ
Hamburg T.C Başkonsolosu Yonca Sunel’in konuşmasının ardından, gelen konuklara açık büfe şeklinde zengin yiyecek ile tatlı çeşitleri ikram edildi. Resepsiyona katılan davetliler kendi aralarında sohbet edip, günün anlamına özgün bol bol hatıra fotoğrafı çektirdiler.