HTBB kahvaltısına katılan Milletvekili Güngör Yılmaz, gündemdeki soruları cevapladı

HAMBURG’da 2010 yılında kurulan Hamburg Türk Basın Birliği’nin (HTBB) geleneksel olarak verdiği basın kahvaltısı bu sefer Harburg’daki Köz Patara adlı Restaurant”ta yapıldı

39 üyesi olan derneğin kahvaltısına HTBB Başkanı Rıza Atamtürk de dahil olmak üzere çoğu üyeler Türkiye’de olduğundan dolayı sadece 16 üye katılırken Hamburg Eyalet Milletvekili Güngör Yılmaz (Sosyal Demokrat Parti-SPD) da toplantıya onur konuğu olarak katıldı. Üyelerden; Hurşit Köse, Emin Sağlık, Ahmet Durmuş ve Kadir Taçgın’ın üstlendiği kahvaltı öncesi, mekan sahibi Hacı Ramazan Balat ile görüşen Milletvekili Yılmaz, Almanya’daki Türk iş insanlarının durumu, işçi sıkıntısı, gaz, elektrik ve enerji pahalılığı ile işverenlere desteklerin yetersizliği gibi konulardaki sorunları dinleyerek notlar aldı.

Türk işverenlerin ekonomiye olan katkısının önemini vurgulayan Güngör ise çalışanlar ile sohbet ederek çalışma ortamı hakkında bilgi aldı. Daha sonra HTBB üyeleriyle birlikte kahvaltı yapan Yılmaz, HTBB Başkan Yardımcısı Erdal Altuntaş’ın yönettiği toplantıda, Almanya’daki enerji krizi, yükselen gaz fiyatları, Rusya-Ukrayna savaşı gibi gündemdeki konular hakkında basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Almanya gündeminde yer alan korona ve Ukrayna-Rusya savaşının getirdiği krizlerin sonucunun herkesi etkilediğini dile getiren SPD’li Milletvekili Güngör Yılmaz „Alışverişte kasaya gittiğimizde, arabaya benzin doldurduğumuzda krizi yaşıyoruz“ dedi. Türkiye siyasetine neden karışmadığı yönündeki soruya „Türkiye veya başka ülkedeki sorunlara girmiyorum. Bize oy verenler Hamburg’daki sorunları çözmemiz için seçtiler. Beni buradaki yaptıklarım veya yapmadıklarımla değerlendirin. Şahsen Türkiye konularından uzak duruyorum ve beyanda bulunmuyorum“ şeklinde cevapladı.

Futbol fedeasyonunun sahalara getirdiği enerji tasarufu ve ışıkların söndürülmesi konusundaki soruya da cevap veren Yılmaz „Enerji krizi değil ama enerji tasarrufu yıllardır olması gereken bir meseleydi. Enerji üretiminin yenilebilir kaynaklar üzerinden olması yıllardır olan ve üzerine gidilen bir konu ama yeterince geliştirilmemiş bir konu. İklim krizi Türklerde çok konuşulan bir konu değil. Türk toplumunda çok fazla bir ilgi de yoktu. Belki halkımız çevre bilincinden ziyade daha az para ödemek için tasarrufa başladı ama çevre amaçlı da bunun düşünülmesi lazım. Aldığımız bir ürünü doğayı düşünerek almalı ve kullanmalıyız. Bunları düşünüp üzerine eğilmemiz gerekir. Şimdi enerji krizi nedeniyle birden farkındalık oluştu.

Enerji konusunda şu an gaz gündemde olsa da başka sorunlarımız da var. Bu sene büyük bir enerji krizi yaşayacağız. Ama seneye bu sorun çözülecek ve yeni yollar açılacak. Bu kışı krizsiz ve sorunsuz nasıl atlatabiliriz? diye uğraşıyoruz. Kışı zor geçireceğiz. Üreticiler, fabrikalar, işyerleri ve şahıslar bu yıl büyük kriz yaşamaması için tasarruf etmemiz şart. Yıllık tasarrufda yüzde 20-30‘un altına düşmemiz gerekiyor. Tüketim azalırsa, elde olan kaynaklarla bu kışı az zaiyatla, elektirk ve gaz kesintisi yaşamadan atlatabiliriz. Şu an bile fiyatların yükselmesi, tüketim miktarını azaltmış durumda. Şu ana kadar yüzde 30‘a kadar tasarruf elde edildi. O da kışı belki daha az sorunla geçirmemize neden olacaktır“ dedi.

Rusya-Ukrayna savaşının değerlendirmesini yapan Yılmaz „Savaş olmasaydı, Almanya ve Avrupa Birliği (AB) Ukrayna‘ya bu desteği vermeseydi, Rusya‘ya karşı bir tavır almasaydı, şu anki boyutuyla enerji krizi olmazdı. Bir kere gaz kesilmezdi. Gaz sorunu olmazdı ama enerji fiyatlarının artması ondan önce de vardı. Savaş öncesinde de enerji fiyatları çok düşük değildi. Tüm Dünyada bunların kullandıkça azalacağını ve sonsuz kaynaklar olmayacağını bilmemiz lazım. Rüzgar enerjisi, güneş vb gibi. yenilebilir kaynaklara yönelmek lazım“ dedi ve Almanya‘nın politik olarak Rusya‘ya karşı koyduğu tavrı da desteklediğini ifade ederek konuşmasını tamamladı.

Milletvekili salondan ayrıldıktan sonra HTBB yönetim kulurundan Esma Arslan, Mehmet Uzun, Yaşar Yıldırım ve Erdal Altuntaş; HTBB üyeleri ile kendi gündem maddelerini konuştular. 13 Ekim’de başkent Berlin’deki Alman basını ile yapılacak görüşmeler, 9-13 Kasım tarihlerinde Trabzon-Rize’deki basın ve kültür gezisinin içeriği konuşuldu. Ayrıca gönüllü üyelik gibi kendi iç gündemindeki konuları görüşen basın mensupları, Sedat Başaran, Cevdet Atik, Coşkun ve Fatma Coştur’un 16 Ekim’de vereceği diğer kahvaltıda buluşmak üzere restorandan ayrıldılar.

KAYNAK: HTBB